Dünya kadın eli ile değişir. Kadın elinin değmediği bir iş dalının başarıya ulaşma şansı zordur.
Kadın düşünürse.

Kadın isterse. Kadın severse.
Kadın talip olursa, Kadın üretirse, Kadın ortak olursa, Kadın müdahale ederse, Dünya değişir, gelişir, modernizasyon çabuk olur, toplum huzur bulur.

Felsefe yapmayacağım...
Türk İslam dünyasında kadının yeri açık olarak bellirtilmiştir. İslam alimleri ve tarfışmasız olarak son Peygamber Hz. Muhammed (SAV) Bir hadisinde buyurmuştur. 
Ey İnanalar "Cennet Annelerin ayakları altındadır" buna itiraz edecek bir Mümin, İslamım diyen bir birey olamaz.

O halde birde Hıristiyan dünyasına bakacak olursak Hz İsa Meryem Anadan doğdu ve Mesih olarak adlandırılır. Babasının ise Tanrı olduğuna inanılır. Bu durumda kadının önemi her iki dinde önem arzettiği halde neden kadının gerçek değeri her iki inanıştada tersi uygulanarak süregelir.

Dünya var oldukça dünyayı yöneten genelde erkeklerin var oluşuna sebep olan kadın değilmidir?
Anne emeği ile, emzirilip, yedirilip, içirilen,doyurulan, eyitilip büyütülen erkekler bunu görmezden neden gelirler.

Hangi kudretli erkeği, Kralı, Padişahı, vs bir kadın dünyaya getirmemiştir. Hangisini bir anne eğitip büyütmemiştir. O halde madem ilk eğitmen Anneler ise dünyayı kasıp kavuran bu kötülüğün nedeni nedir?
Birazcık tarafsız düşünmeye karar verirsek belki işin içinden çıkmak daha kolaylaşır.

Bir kadın neler yapamaz gelin bir ortak akıl yürüterek düşünelim...

Bir Anne yaptığı yemeğe zehir katarak çocuklarına,yakınlarına, komuşularına yedirirmi ? Tabiki hayır.
Bir Anne dünyaya getirdiği bebeğinin büyüdüğünde zalim, gaddar biri olmasını istermi? Elbette hayır.
Peki bir Anne çocuğunun büyüdüğünde Hırsız, Uğursuz, Yağmacı, Sevilmeyen, Horlanan, Dışlanan birisi olmasını istermi ? Tabiki bu sorunun cevabıda hayır.

O halde biz kadınlar olarak dünyaya getirdiğimiz bu erkekler artık istisna olmaktan çıkmış bir şekilde kadına şiddet başta olmak üzere neden dünyayı yaşanmaz hale getirirler?

Bir annenin el bebek, gül bebek yetiştirdiği bu çocuklar istisna olmaktan çıkmış bir şekilde  başta dünya`ya her türlü zararları verdikleri gibi, kadına şiddeti normal hale neden getirdiler?

Peki ilk öğretmeni olan bizler asla kötü bir çocuk yetiştirme üzerine bir çaba harcamazken dünyadaki bu kirlilik, kaos, şiddet neden?

Çünkü gelişen ve değişen dünyada, kadının elinin değmediği hiç bir şeyden başarı yakalanmaz.
Biliriz-ki; Kadın çalmaz, Kadın hille yapmaz, Kadın aldatmaz, Kadın yalan söylemez, Kadın üretirken, tüketirken anaç olmanın verdiği genetik kodlardan dolayı israf etmez.

 Kadın aza kanat edecek kadar asil, doyumsuz olmayacak kadar iradeli ve düşüncelidir.

Kadın Annedir, Kadın şefkattir, Kadın sevgidir, Kadın mazlumdur, Kadın uysaldır, Kadın adaletli ve merhametlidir.

Bir kadına cinayet işletmek dünyadaki en zor şeydir. 

Çünkü o canlının ne olduğunu en iyi bilen ve bir canlıyı 9 ay karnında taşıdıktan sonra nasıl büyütüldüğünü, verilen emeğin ne kadar önemli olduğunu en iyi idrak edendir.

Kısacası kadın özel, Annelik kutsaldır.

İşte bu nedenle onlar hassas yapılarından dolayı çabuk incinen, kırılan, darılan narin bir yapıdadırlar.
İyi bir toplum arzulayan milletler kadınların bu özelliğinden dolayı kadınlarını her konuda ön planda tutarlar, başarıyı yakalarlar.

Dikkat edilirse Başta ABD, İngiltere, Almanya`da bunun örneklerini görebilirler.
Liderlik kavramı insanlık tarihiyle eş zamanlı olarak ortaya çıkmış ve üzerindeki sır perdesi hala tam olarak kaldırılamamıştır.
Bu bağlamda liderlik ve liderlerin sahip olması gereken özellikler de uzun yıllardır pek çok araştırmaya konu olmuştur. 

Bununla birlikte değişen dünya düzeni ve artan rekabet ortamında başarılı bir yöneticinin  liderlik özellikleri göstermesi beklenmektedir.

Kadınların iş yaşamına dahil olması ve hayatın her alanında daha aktif rol alması bu konuda yapılan araştırmaları çeşitlendirmiştir. Bu araştırmalara bağlı olarak yapılan bir çalışmada kadın yöneticilerin liderlik özellikleri ortaya şu şekilde çıkmıştır. 

Türkiye?deki üniversitelerde rektör olarak görev yapan kadın yöneticilerin liderlik özellikleri incelendiğinde çarpıcı bir gerçek ortaya çıkmıştır.

Araştırmaya dahil olan kadın rektörlerin farklı liderlik özellikleri taşıdığı tespit edilmiştir. Kadın rektörlerin en belirgin üç liderlik özelliği sırasıyla; ?Takım ruhuna sahip olma?, ?İletişim becerisine sahibi olma? ve ?Bireysel yetkinlikler? olarak belirlenmiştir. 

Liderlik tipi perspektifinde değerlendirildiğinde A, E ve G rektörlerinin demokratik,  B rektörünün katılımcı, C rektörünün koç, D rektörünün hız belirleyici ve F rektörünün ise vizyoner lider  olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.

Bu durum göstermektedirki kadınlarımızın başta siyasette, ticarette, adalette çoğulcu katılımıyla dünya daha adil, daha yaşanabilir bir hal alır.


Kalın Sağlıcakla.
Şirin Çeken .
Merkez Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı.

Kaynak haberpars.com